ÖZET
Karotis endarterektomileri proflaktik operasyonlardır ve genel, lokal veya rejyonel anestezi altında gerçekleştirilebilirler. Karotis endarterektomi operasyonlarının mevcut pratik uygulamalarında anestezist ve cerrah genellikle en konforlu olabilecek anestezi tekniğini tercih ederler. Lokal anestezi uygulaması bilinçli hastanın direkt nörolojik monitorizasyonunu sağladığı için avantajlıdır. Ancak bu yöntem cerrahlar ve hastalar için stresli olabilir. Buna karşın genel anestezi altında uygulanan karotis endarterektomilerinde ise serebral iskeminin tespiti çok zor olabilir. Serebral iskeminin tespiti için pek çok monitör ve teknik vardır, fakat hiçbiri tam anlamıyla efektif ve güvenilir değildir. Ek olarak karotis endarterektomi operasyonu geçirecek hastalar hipertansiyon hastasıdırlar ve operasyon sırasında önemli derecede kalp krizi riski taşırlar. Hemodinamik stabilite için anestezi indüksiyonu dikkatlice yapılmalıdır. Direkt invazif arter basıncı, beş yollu elektrokardiyografi (EKG) ve ST segment analizi monitorize edilmelidir. Karotis arter klemplenmesine sekonder gelişebilecek serebral iskemi riskini azaltmak için yeterli serebral perfüzyon basıncı korunmalıdır. Normokarbinin, yeterli oksijenasyonun, giriş ortalama arter basıncına yakın bir arter basıcının sağlanması gerekir. Hatta ortalama arter basıncı seviyesi, giriş ortalama arter basıncının %20 kadar üzerinde tutulabilir. Karotis endarterektomilerinde peroperatif ve postoperatif riskin kontrolünde anestezistin rolü çok önemlidir. Bu cerrahi işlemin bütün aşamalarında tüm detaylara dikkat edilmesi ve güvenli bir anestezi yaklaşımı başarılı bir sonuca katkıda bulunur. Nörolojik sistemin ve kardiyovasküler fonksiyonların dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi, optimum serebral ve kardiyovasküler perfüzyon basınçlarının sağlanması gereklidir. (JAREM 2014; 2: 41-4)